Zaman zaman yazıyorum: Ergani farklıdır; toprağında bilgelik var diye. Ben, bu kadar çok yazarı, düşünürü, şairi bol bir ilçe ne gördüm ve ne de duydum. Benzeri bir başka ilçe yok. Olanaklarım ve ilişkilerim kısıtlı olmasına karşın, birkaç ayda bir, bir Erganilinin kitabının yayınlandığına tanık olmaktayım. Duymadıklarımı, görmediklerimi saymıyorum. Kitapların çoğundan, ancak kitapların bana gelmeleri sayesinde haberim olmaktadır. Kültürel zenginliğimizin bilince çıkması ve de tanıtılması için fırsat buldukça, ben de, ayrım yapmaksızın yazarlarımızın, şairlerimizin, düşünce üreten adamlarımızın ve kadınlarımızın eserlerini sizlere objektif olarak tanıtmaya çalışıyorum. Bu yazımda hemşerimiz Naci Gümüş’ü ve yeni yayınlanan 4 kitabını sizlere tanıtacağım.
Naci Gümüş, 1951 Ergani/Bagür doğumludur. Emekli öğretmendir. Şu anda İzmir’de yaşamaktadır. Evli ve 3 çocuk babasıdır. Yazardır, şairdir, Web sitesi yöneticisidir… Hakkında geniş bilgi edinmek isteyenler Çayönü’nden Ergani’ye Uzun bir yürüyüş kitabına (sayfa: 597-603) bakabilirler.
Benim, Naci Gümüş’le daha önceleri bir tanışıklığım ve ilişkim yoktu. Ergani kitabını yazma aşamasında kendisiyle tanıştım. 06 Kasım 2004 tarihinde bana yazdığı bir mektupta şunları yazmıştı: “‘İyilikte yarışma, sevgiyi çoğaltma, bilgiyi paylaşma; insan olmanın gereğidir’ gibi bir saflıkla, yarım asır ‘Erdemli Toplum, İdeal İnsan’ düşüncesi etrafında geçen çileli ömrümün muhasebesini yapmamın ağır yükü altında erdemli, onurlu yürüyüşüme devam ettiğimi zan ediyorum. Fakat neye vardığımı ben de bilmiyorum. Paranın, gücün egemen olduğu bu ahlaksız düzende ayakta durabilmenin, direncini sürdürebilmenin de anlamlı ve gerekli olduğunu belki söyleyebiliriz. İnsan olarak insanlık adına, Müslüman olarak ta İslam adına hareket etme mecburiyetinde hissettim kendimi hep. Yüreğimin sesini duyurabildim mi bilemiyorum. Neysene…”
Ben de, Çayönü’nden Ergani’ye Uzun bir yürüyüş kitabımda; “Diriliş ve ‘Gül Ötesi’ni Düşleyen Şairimiz: Naci Gümüş” başlıklı kendisini tanıtan bölümde:
“…Bir insanın düşüncesinin arkasında olması, duruşunun dik ve sağlam olması onur duyulacak bir davranıştır diye düşünüyorum. Naci Gümüş’ün görüş ve düşüncelerine katılmasam da, düşüncelerini hilesiz ve çıkar gözetmeksizin inancı doğrultusunda yaşama istemini saygıyla karşılıyorum. Karşılıklı saygı içersinde birbirimizi anlamaya çalışmanın önemli olduğuna inanıyorum. Birbirimiz tahammül etmesini öğrenmeliyiz! Yazma eyleminde bulunduğu için de kendisini kutluyorum. Toplum olarak, okuyan bir toplumdan yazan/yazabilen bir topluma ulaşmanın gayreti içersinde olmamızın çok önemli olduğuna inanıyorum.
Naci Gümüş kendisini eğitimci, şair ve yazar olarak tanımlamaktadır. Yazı ve şiirlerinden anladığım kadarıyla kendisi İslam-Türk motifli utangaç bir Osmanlıcılık düşüncesine sahip. Olsun! Bu Naci Gümüş’ün tercihi…” diye yazmıştım.
Aradan dört-beş yıl geçti. Farklı düşüncelere sahip olmamız, dostluğumuza engel oluşturmadı. İnternet üzerinden ve ya telefonla arada sırada haberleşmekteyiz. Anlayacağınız 2004 yılından beri dostluğumuz sıcak bir şekilde devam etmektedir. Yazdığım birçok yazımı yöneticisi olduğu http://www.gonulsitesi.net ve http://ergani.gen.tr sitelerinde yayına koymuştur. Yayımlanan kitaplarına tevazu gösterip; “Aziz hemşehrim değerli şair ve yazar özgün bir insan Sayın Müslüm ÜZÜLMEZ’e sevgilerimle. 08.04.2008” diye yazıp imzalayarak şahıma gönderme inceliğinde bulunmuştur.
“dizelerimle gönlümün diliyle
yüreğimin sesini açarak başlamak isterdim
gül sevdasına şiirler, adına güfteler
aşkına kalbimde şarkılar örmek isterdim
saçlarının bahar aydınlığı
yüzünde ipek dokusun isterdim …”
diyen bir insanla dost olunmaz/kalınmaz mı?
Neyse, gelelim kitaplara. Kitapların tümü Kitap Atelyesi yayınlarınca 2008 yılı başlarında Ankara’da yayınlanmıştır. Kitapları sırasıyla kısaca tanıtmaya çalışayım:
1. Bu Aşk Eskimez, Yeni Bu Sevda. Kitap; 68 sayfa, içinde 50 şiir var. Kitabın arka kapak tanıtım yazısında: “Dokununca bu kitaba gönlündeki şiiri, yüreğindeki sesi duyacaksın. Kalbin sevgiyle atmaya başlarsa, bir yandan hüzün basarsa, çevirdikçe sayfaları yeni bir heyecan duyacaksın. Sevginin gücünü, imânın tesirini, aşkın ölümsüzlüğünü onaylayacaksın. İnanmadıklarına inanacak, şaşırdıklarına şaşırmayacaksın… ‘Bu Aşk Eskimez, Yeni Bu Sevda’ diyerek yeni bir yürüyüşe başlama isteği duyacaksın” diye yazılmaktadır.
2. Gül Aydınlığı. Deneme türünde bir kitap. 94 sayfa olup, içinde 32 “öncü sözler/denenmemiş denemeler” var. Arka kapak tanıtım yazısında: “‘Erdemli toplum, ideal insan’ düşüncesi etrafında geçen yarım asırlık çileli bir ömrün birikim ve tecrübeleriyle dokunmuş bir örgüdür bu kitap. Yazıların denemelerin büyük bir kısmı ülkemizin seçkin gazete ve dergilerinde yayımlanmıştır. Duyumsamalarımızın duyarlık göstergesi, muştu veren gül letafetindeki dokunmaların ahenkli sesidir. Istırabın çiçeklenmesini, aşkın yenilmezliğini anlatan satırlarda ruhunuzdaki ırmağın akıntısına kapılacak, kendinizle buluşacaksınız. Kendinizdeki insanı bulacaksınız. Kâinatın odağı insanı. Özgürlük kavramını farklı yorumlama vetîresinde iç âlemden dış âleme bakacaksınız. Gül kokusunu benliğinizde hissedecek, gülün gül renginde bir dünya düşüne dalacaksınız” denilmektedir.
3. Yeniden Başlamak. Türü hikâye. 60 sayfa. İçinde “bittiği yerde başlayan” 12 hikâye var. Arka kapak tanıtımında şunlar yazılmaktadır: “…’Hayat Albümü’nü aralayan bu hikâye kitabı son kırk yıldan yaşam kesitlerini ve değişimi safha safha sunuyor. Hayal ürünü olan tek bir hikâye vardır. Onun dışındakiler her kesimden, her yaştan herkesin kendine bir yer bulabileceği yaşanmış olaylar zinciridir.”
4. Aşk Galerisi. 60 sayfa olup, deneme türünde inceleme/araştırmaları içermekte. Kitabın konu başlıkları: Yunus Emre’de Sevgi, Şeyh Edebali ve Osman Bey’e Nasihat, Mehmed Niyazi-î Mısırî ve “Ey gönül gel gayrıdan geç, aşka eyle iktida”, Lokman Hekim Aleyhisselâm’dan Hikmetli Sözler, Gül Muştusu ve Sezai Karakoç, Sezai Karakoç ve Diriliş. Naci Gümüş, 01.02. 2008 tarihli kitabın arka kapağında yer alan tanıtım yazısında, kitapla ilgili şunları yazmaktadır: “Bu eser kutlu aşıklardan sadece üç tanesini anlatmaya çalışan bir “Aşıklar Kılavuzu” olarak algılanabilir. Aşkın derinliğini, aşkın gücünü ve estetik dokusunu farklı bir biçimde yorumlamaya başlayacağımızı fark edebilecek, bir duygu seline kendinizi bırakarak yaşamın başka bir boyutuna gireceksiniz. Tesirleri günümüze kadar devam eden, gelecek asırların da zamanlarına ışık tutan, aşk kahramanlarını, tavsiye sözcüklerini, aşk galerisindeki şiirlerinden sevgi ve muştu dizelerini alarak anlatmaya çalıştık…
Sevgi piri, aşk kahramanı Yunus Emre, bir mütefekkir, mutasavvuf ve kalp ehli Mehmed Niyazi-î Mısırî, Diriliş Düşünce Akımının Üstadı, mesaj ve gül şairi, fizikötesini görebilen A. Sezai Karakoç’tan aşk aşısını alalım, sevginin sesini duyalım, sevelim sevilelim istedik “
***
1. “İçini acıtan, duygularını burkan, özlemini yakan şeyin ifadesini şiirde” bulan ve dört kitabını birden yayınlatarak kültürel yaşamımıza zenginlik ve renk katan hemşerim Naci Gümüş’ü kutluyorum.
2. Sevgili Naci: “Şairim güya ıstırabımın acısını duyan yok/ Doğru sözü dinlemeyen çok, dinleyen yok” diyerek ümitsizliğe düşülmemelisin: “Yeniden Başlamak” lazım. Hayat, “güzel düşünüp güzel görmek” değil mi?
29 Nisan 2008
Yeni Yurt Gazetesi