Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının, 12 Eylül darbesine ilişkin soruşturmasını tamamlayıp iddianameyi 12. Ağır Ceza Mahkemesine göndermesi, 12 Eylül darbesi mağdurlarını umutlandırdı. Milat’a konuşan 80 darbesi mağdurları, atılan adımların sonuna kadar sürdürülmesini istedi. 12 Eylül mağdurları, açılan soruşturma ile benzer olayların bir daha yaşanmasının da önüne geçileceğine inandıklarını ifade etti.
FERHAT AÇIL
Özel yetkili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 12 Eylül Askeri Darbesi’ne ilişkin başlattığı soruşturmayı tamamlayarak, iddianameyi 12. Ağır Ceza Mahkemesine göndermesi 12 Eylül darbesi mağdurlarını sevindirdi.
Beklediğimiz bir adımdır
Müslüm Üzülmez, darbecilerin hesap verecek olmasının Türkiye açısından önemli bir gelişme olduğunu söyledi. Üzülmez “Beklediğimiz arzu ettiğimiz bir gelişmedir. Kenan Evren ve arkadaşlarının hesap verecek olması bizleri bir nebze olsun mutlu etti. Yapılan zulümlerin ve işkencelerin hesabının sorulacak olması, dönemin aydınlatılması adına önemli bir gelişmedir. Bu adımın darbe yapmaya niyetli olanları caydıracak nitelikte olacağını düşünüyorum” dedi.
Ölenlere vicdan borcumuz var
“12 Eylül yargılaması, o dönemde hayatını kaybetmiş olan binlerce insana vicdani borcumuzdur” diyen Dr. İsfendiyar Eyyüboğlu, “12 Eylül, yıllar öncesine ve yıllar sonrasına yansıyan uzun bir süreçtir. Öncesinde kışkırtmalar ve çatışmalarla ortamın hazırlanılması beklenilmiştir. Bu dönem öyle bir ustalıkla hazırlanılmıştır ki, toplum kurtarıcı beklemiştir. Bu dönemin karanlık yüzünün aydınlatması toplumsal bir yüzleşmeyi sağlayacaktır. Bundan dolayı atılan adımları doğru buluyor ve sonuna kadar gidilmesini istiyorum” diye konuştu.
Yargılamaların manevi değeri var
Eski Edirne Ülkü Ocağı Başkanı Sıddık Demir de “Netekim paşanın yargılanmasının mutlaka manevi bir değeri vardır” diyerek, “Mesaj 28 Şubat ve 27 Nisanlara intikal ederse ne ala; Çünkü bizler ülke insanlarının çok büyük bir bölümü yalnız 12 Eylüllerin mağdurları değil, 28 Şubat ve 27 Nisanlar mağdurudur” şeklinde konuştu. Demir, “İddianamenin kabulünü mutlaka çok güzel bir gelişme olarak görüyoruz. Vicdanların rahatlaması için bu türde yapılanmaların devamı olan teşebbüslerin şiddetle cezalandırılması lazım. Gayrimeşru müdahalelerin cezası neyse yargı vermelidir. Bizler önce asalım sonra yargılayalım türünde mahkemeler çok gördük. Bu ihtilalların oluşturduğu mahkemelerin asli unsura ne kadar düşmanlık ettikleri tarihe geçen kararlarıyla meşhurdur” şeklinde konuştu.
Sonuna kadar gidilmeli
Diyarbakır’da dernek üyesi iken örgüt üyeliği suçlamasıyla gözaltına alınan Haluk Yıldızhan, aradan 30 yıla yakın bir süre geçmesine rağmen, bu adımın atılmasının önemine vurgu yaptı. Yıldızhan, “12 Eylül’ü gerçekleştirenlerin yargılamasıyla ilgili başlatılan süreç bizleri mutlu etmiştir. Her ne kadar aradan 30 yıl gibi bir süre geçmiş olsa da, başlatılan sürecin sonuna kadar devam ettirilmesi gerekir. Bir daha darbecilerin bu yola başvurmaması için sürecin önemi büyüktür. Bunlar daha önce yapılsaydı 28 Şubat süreci, andıçlar, darbe planları gibi durumlarla karşılaşmazdık. Bu süreçle 12 Eylül’ün bütün yargılamaları, cezaevi suçlarının gün yüzüne çıkarılacak olmasının da ayrı bir önemi var” dedi.
Çok geç kalındı
Nuri Yıldız ise “atılan adım çok geç kalınmakla birlikte olumludur. Darbecilerin yargılanacak olmasının önemi elbette büyüktür. Onlar bu ülkeye çok büyük acılar yaşattı. Bugün geldiğimiz noktanın tek sorumluları kendileridir. 12 Eylül darbesi, birkaç komutanın kendisini tatmin etmek istemeleri değildir. Bu darbe ülkenin damarına işledi. Ciddi tahribatlara yol açtı. Darbecilerin yaptığı kötülük halen devam etmektedir. Bu ülkede insanların kardeşçe yaşaması adına bu yargılamalar yapılmalıdır” ifadelerini kullandı.
06 Ocak 2012
MİLAT Gazetesi