Dokuz yıl önce, Mayıs 2005’te Ergani’de yeni çıkan Çayönü’nden Ergani’ye: Uzun bir yürüyüş kitabımı satım ve dağıtımını yaparken Sedat Eroğlu ile tanıştım. Tanışma esnasında kitabı dakikalarca karıştırdı ve sonrasında da “ben de benzer bir kitap çalışması yapıyorum, bu kitapbınla hem işimi zorlaştırdın hem de kolaylaştırdın” sözcükleri ağzından döküldü. Bende kendisine, “işini kolaylaştırmasına sevindim, ama önemli olan zoru başarmaktır. Zor olanı başarırsak, başarmanın mutluluğu çok daha güzel ve tatlı olur” diyerek tatlı bir sohbete başladık. Sonrasında da yapacağı çalışmaya her türlü desteğimi vereceğimi söylediğim.
6 Ocak 2006 tarihinde ise Ergani Haber gazetesinde Çayönü’nden Ergani’ye: Uzun bir yürüyüş kitabımı konu alan “Ergani Kitabının Hikâyesi” başlıklı yazımda ise şunları yazdım: “Açıktan değil, dolaylı yollardan aldığım olumsuz eleştirilerden biri kitapta yer alan kişilerle ilgili. A kişisini niye aldın da, B kişisi niye almadın veya C kişisi niye yazılmamış vs… Haklı olabilirler, ama benimde haklı olduğum yanlar var. Birincisi, Ergani’den çıkalı çok uzun bir zaman oluyor. İkincisi, Ergani’den çok uzak bir yerdeyim, İstanbul’dayım. Her şeyi, herkesi hatırlamamam gayet normaldir, bu bir. İkincisi, ben ancak tanıdıklarımı, bildiklerimi ve haklarında bilgi ve belge toplayabildiklerimi yazdım. Tanımadıklarım, hatırlayamadıklarım, haklarında bilgi ve belge toplayamadıklarım hakkında ne yazabilirim ki? Kendimce farklı, renkli ve mesleğinde öncü olanları seçtim. Ve bunları anlatırken de, bir şeyler anlatmaya çalıştım. Örneğin; Muhtar Sakine’yi anlatırken, İslam’ın kadına bakışı, feodal üretim ilişkilerinin yer yer hüküm sürdüğü bir yerde bir Kürt kadınının erkeklere rağmen yönetici oluşunu; Sinemacı Adil’i anlatırken sinema ve eğitim olayını; Esweri Ağa’yı anlatırken ağalık kurumunu ve çok evliliği; Defçi Pembe’yi anlatırken hapishane ve tutukluluğu; Gazozcu Neco’yu anlatırken kayıp olan meslekleri anlatmaya çalıştım. Niyetim hiç kimseyi övme ve yerme değil, Ergani’den hoş bir şeyler geriye kalsın istedim. Tabi, anlatılacak çok konu ve daha çok insanlarımız var. Bunlar birden olmaz. İnşallah bu boşluğu başka arkadaşlar doldurur. Şu anda, Sedat Eroğlu kardeşimiz Ergani ile ilgili yeni bir kitap çalışması yapıyor. Başka çalışmalar var mı, bilemiyorum. Bize düşen görev, bu konularda çalışanlara yardımcı olmaktır. Çünkü yazılanlar Ergani’nin kültürel zenginliği olacaktır.”
Sedat Eroğlu kardeşim yılmadan çalıştı. 2006 yılında müjdesini verdiğim çalışmasını on yıla yakın bir uğraşının nihayetinde Gülbaran’ın Gülleri adıyla okuyucuya sundu. Kent Işıkları Yayınları’nca yayınlanan kitabın “Önsöz”ünü Müslüm Üzülmez, “Giriş” yazısını M. Şehmus Güzel kaleme almış. Kitabın kapağını ise Yrd. Doç. Dr. Zülfikar Sayın tasarlamış. Kitap hacimli ve büyük boy. Erganili kimi ararsanız var. Tamı tamamına seksen bir düşün insanının, yazar ve şairimizin; kırk sekiz bilim insanımızın; on üç basın mensubumuzun; on sanatçımızın; otuz ses ve sahne sanatçımızın; yirmi beş siyasetçi, belediye başkanı ve milletvekilimizin; seksen sporcu ve spor insanımızın; on beş dini ve tarihi şahsiyetimizin kısa yaşam öyküsü anlatılmış.
Kısacası, kitabın Önsöz’ünde de yazdığım gibi doğup büyüdüğümüz yerler kişilik ve kimliklerimizin oluşmasını sağlıyor. Sanayileşme, modernleşme, teknolojik gelişme ve nihayetinde küreselleşmeyle birlikte her yer birbirine benzemeye başlasa da, insanların doğup büyüdüğü yerlere karşı ilgi ve sevgisi azalmayıp artıyor. Bunun en iyi göstergesi kentlere dair yayınlanan kitapların nitelikçe iyileşmesi ve sayısal artışıdır. Sedat Eroğlu’nun kaleme aldığı Gülbaran’ın Gülleri–Erganili Düşün, Sanat, Siyaset ve Bilim İnsanları adlı kitabı buna güzel bir örnektir.
Kitap 5 bölümden oluşuyor. Düşün İnsanları, Sanatçılar, Siyasetçiler, Dini ve Tarihi Şahsiyetler, Sporcular başlıkları altında kendi alanında bir şeyler yapmış veya yapmaya çalışan insanlarımız anlatılmış. Bu kadar sıra dışı seçkin insanı bağrından çıkaran bir başka kasabanın var olacağını düşünemiyorum. Bu zenginliğimizden dolayı da Erganili olmaktan gurur duyuyorum.
Gülbaran’ın Gülleri kitabının Ergani ve bölge hakkında bilgi edinmek isteyenlere, araştırma yapacak olanlara, merak edenlere, ilgi duyanlara, kitap okumayı sevenlere güzel bir armağan olduğunu düşünüyorum.
Eline sağlık Sedat, tüm Erganililerin sana bir teşekkür borcu var.
Künyesi:
Sedat Eroğlu, Gülbaran’ın Gülleri-Erganili Düşün, Sanat, Siyaset ve Bilim İnsanları, Kent Işıkları Yayınları, Nisan 2013-İstanbul, 448 sayfa.
9 Mayıs 2013 tarihinde ve sonrasında:
http://www.erganisoz.com da,
http://www.ergani.gen.tr de,
http://sivildusunce.com da,
http://www.gelawej.net de,
http://www.insanokur.org da,
http://www.erganihaber.net de,
http://www.yeniyurtgazetesi.com da yayımlandı.