Bir zamanlar Diyarbakır’da günlük yayımlanan Yeni Yurt gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Evirgen gazetesinde şahsımla ilgili yazdığı bir yazıda şu bilgiyi paylaşmıştı: “Yapılan bir araştırmaya göre dünyada en fazla şair, yazar ve fikir adamı yetiştiren il Diyarbakır’dır. Yanlış anlamayın. Türkiye’de değil, Dünya’da
Kardeşim Ali Haydar Marksizm ve Sovyet Pratiği başlıklı bir yazı yazdı. Yazısında tarihsel bir önemi bulunan, dünya genelindeki kolektif yanılgımız Sovyet deneyimini anlatıyor. Sorgulayıcı, olgulardan hareket edilerek yazılmış bir yazı. Ali Haydar benim sadece kardeşim değil; O, arkadaşım, yoldaşım ve fikirdaşımdır. Bu
Sevgili Gün Zileli Ağabeyim, Merhaba. Size cevap vermede biraz geciktiğim için lütfen kusuruma bakmayın. Şehirlerarası bir yolculuk, bazı yapılacak işlerimin olması, eski dostlarımı ziyaret etmem bu gecikmeye neden oldu. Ancak, az önce bilgisayarımı açma fırsatım oldu ve açar açmaz da hemen size
Mektup, 29 Mart 2023 tarihinde yayımlanan “Bazı Şeyler Maalesef Unutulmuyor” başlıklı yazımı kendisine göndermem üzerine gönderilmiştir. Müslüm arkadaş, merhaba,Mektubunu aldım, yazını okudum.Bugüne kadar kitabıma(1) ilgi gösteren ve dönüş yapan iki kişinin geçmiş ya da bugünkü siyasi kimlikleri çok ilginç: Bunlardan biri, eski
1962 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Amerikalı yazar John Steinbeck’in Gazap Üzümleri, Bitmeyen Kavga ve daha birçok kitabını okumuştum ama Rusya Günlüğü(1) adında bir kitabının olduğunu bilmiyordum. Oğlum Utku yılbaşında yanıma geldiği zaman, okumam için getirdiği kitaplar arasında görünce haberim oldu. John Steinbeck
Tarihin akışını ve toplumların kaderini değiştiren makinaların gelişimini, akıllanmasını ve toplumsal yaşama etkilerini; yazar ve düşünürlerin sürekli gelişen makineleşme karşısındaki duruşlarını “Ütopya, Distopya ve ‘Çalışılmayan Bir Dünya’” başlıklı yazımla (08 Eylül 2022) başlayan ardışık birbiriyle ilintili beş yazı yazmayı tasarlıyordum. İki yazı
Yakın zamanda politik ve stratejik derinliği olan ve çok tartışılan, konuşulan, haklarında çeşitli makaleler yazılan bazı kitapları aralıklarla okudum: Samuel P. Huntington’un Medeniyetler Çatışması, Francis Fukuyama’nın Tarihin Sonu ve Son İnsan, Thomas Friedman’ın Küreselleşmenin Geleceği ve Paul Kennedy’nin Büyük Güçlerin Yükseliş ve
“Berlin Duvarı” yıkılıp “Soğuk Savaş” sonlanınca, ABD ve onun temsil ettiği liberal kapitalist sistem ve düşünce dünyaya egemen oldu. Bu egemenlikle aynı dönemde teknolojinin çok yönlü ve hızlı gelişmesi, enformasyonun yaygınlaşması, zamanın ve mesafenin ortadan kalkması sonucu küreselleşmenin önü olabildiğince açıldı. “Küreselleşmenin
Sevgili Kardeşim Ali Haydar; Svetlana Aleksiyeviç’in İkinci El Zaman-Kızıl İnsanın Sonu ve Gün Zileli’nin Sovyetler Birliği’nde Devlet Terörü ve Gulaglar(1) kitaplarını okudum, senin de okuman için gönderiyorum. Kitapları okumadan önce bazı şeyleri tam olmasa da bölük pörçük biliyordum. Ama kitapları okuyunca düşüncelerim
Sevgili Arkadaşım Fatih Salık, Yazımla ilgili düşüncelerini yazmana sevindim. 30 yakın arkadaşa yazımı gönderdim, gelen yanıtlarda yazının çok güzel olduğu ve kutlamalar vardı. Sadece siz yazıma ilişkin düşüncelerinizi yazdınız ve ardından da Ali Haydar Üzülmez yazdı. Her ikinize de çok teşekkür ederim.