Sevgili Müslüm, merhaba.(1) Sana yazılan mektupları şimdi okudum.(2) Mektupların ikisi de pozitif değerlendirme niyetiyle yazılmış ama ben birincisini yani Huneyn Kaygusuz’unkini daha çok beğendim, belki de içerden olduğu için:) Huneyn’in mektubu ile ilgili birkaç şey yazmak istedim. 1-Diyor ki; “İlk göze çarpan
Sevgili Arkadaşım,(1) Huneyn Kaygusuz iyi, çalışkan bir köylü. Benim de arkadaşım. Hila’ra yolun düşerse selamımı söyle hem seni gezdirir ve hem de sana gerekli bilgileri verir. Bu arkadaşım bilgisayar kullanmıyor. Klasik mektuplaşama türü haberleşiyoruz ve bazen de telefonlaşıyoruz. Bu nedenle ‘Kevirê Mistê
(15 Ocak 2010 cuma gecesi 20.5’ten 23.10’a kadar nasıl geçti? Bilenler lütfen parmak kaldırsın.) Değerli grupdaşlarım hepinize en içten sevgi ve selamlarımla başlıyorum. Evet kıymetli hemşerimiz, sıkı ve hakiki dostumuz, eşi bulunmaz ud ve ses sanatçımız Udi Yervant Bostancı’nın anlattıklarının tümü doğru.
Sevgili Müslüm Üzülmez,Grupla(1) paylaştığın o güzel, o anlamlı, o kan kaynatan fotoğraflarını gördükçe, Zülküf Dağı’ndan Hoşot Ovası’na esen o okşayıcı, o serinletici rüzgârı yeniden bedenimde, belleğimde, yüreğimde duyumsar gibi oldum.“Remzi İpek” adı da yabancı gelmiyor bana.Yaraya neşter atan, ya da merhem çalan