Yazının öncesi: “Yeraltı Edebiyatı”na Dair Aldığım Yazılar – 1 ABD’li akademisyen Robert Darnton’un kaleme aldığı 1789 Fransız Devrimi öncesini anlatan Eski Rejimde Yeraltı Edebiyatı(*) isimli kitabını tanıtmaya çalıştığım Öfkelilerin Öfkesi: “Yeraltı Edebiyatı” başlıklı yazım yayımlandıktan sonra (28.01.2023) birçok yazı almış ve bunlardan
Yaşadığımız korkunç deprem nedeniyle yakınlarını kaybedenlere sabır ve güç, yaralılara şifa diliyorum. *** Bir önceki yazımda ABD’li akademisyen Robert Darnton’un kaleme aldığı 1789 Fransız Devrimi öncesini anlatan Eski Rejimde Yeraltı Edebiyatı(*) isimli kitabı tanıtmaya çalışmıştım. Yazımda, kitapta anlatılan “yeraltı edebiyatı”nın siyasi propaganda
Fersûde isminde bir kitabın varlığından haberim yoktu. Yazar Şehmus Aslan gönderdiği bir mesajda; “Erganili Mesud Fersûde adlı şiir kitabını 1892’de yazmış. Acaba hakkında bilgin var mı?” diye sorduğunda ve kitap kapağını gönderdiğinde haberim oldu. (16/03/2022) Kitap kapağını Tarih Bilim Uzmanı Abdurrahman Üzülmez’e
Kadere ister inanalım ister inanmayalım, kesin olan bir şey var ki o da Kürtlerin kaderinin kötü yazılmış olmasıdır. Kürtler kendi iç dinamikleriyle bir yere gelemedi, kendi kaderini kendisi belirleyemedi. Ortak bir amaç etrafında enerji ve hayallerini güçlü bir şekilde açığa çıkarmayı başaramadı.
“Kimsenin mal ve can güvenliği bulunmamakta, her tarafta asker kaçakları, eşkıyalar yol keser, yağma yapar ve devletin tüm kademelerinde rüşvet alır başını gider. Halk perişan bir vaziyettedir.” (Fazla Kitap Göz Çıkarmaz, Ama… – Müslüm Üzülmez /18 Mayıs 2018) Ayrıntılı yasalarla yönetilmeyen toplumlarda
“Körün gözünde görme kuvveti olmaz.” -Ferîdüddîn Attâr (Esrârnâme,s.146.) Yerel tarihle ilgilendiğimi bilen kitapevi sahibi bir arkadaşım; “İstanbul’dan Bağdat’a Mektuplarla Bir Anadolu ve Ortadoğu Seyahati 1892” isminde bir kitabın çıktığını, çalışmalarımda faydalanabileceğimi; kitapta Maden, Ergani, Diyarbakır hakkında da bilgiler bulunduğunu ama kendisinin kitabı
Nurettin Değirmenci Ankara Gazi Lisesinde okurken Ankara İl Halk Kütüphanesinde 40’dan fazla kitap okudum. Özellikle Hasan Ali Yücel’in tercüme ettirdiği kitaplar hoşuma gidiyordu. Ancak, bazı kitapları anlayamıyordum. İnsanlar sahip oldukları kavramların miktarı ile orantılı olarak karşılarındaki insanların konuşmalarını ya da okudukları eserleri
Yayına Hazırlayan: Müslüm ÜZÜLMEZÇeviri: Abdurrahman ÜZÜLMEZ “Korkma salnameye bir köşesinden iliş, istikbalin taht-i emniyettir.” Cenap Şahabettin SunuşBirinci Bölüm: Osmanlı Dönemi SalnameleriI. 1310H/1308R/(1892M) Salname-i Devlet-i Aliye-i OsmaniyeII. 1312H/1310R/(1894M) Salname-i Devlet-i Aliye-i OsmaniyeIII. 1313H/1311R/(1895M) Salname-i Devlet-i Aliye-i OsmaniyeIV. 1314H/1312R/(1896M) Salname-i Devlet-i Aliye-i OsmaniyeV. 1315H/1313R/(1897M)
Tahrir, Arapça’da “yazım” anlamına gelir. Osmanlı Devleti’nde, tahrir, toprağın mülkiyet ve tasarruf hukukunu, reayanın (ahalinin, halkın) yükümlülüklerini belirlemek, vergi tür ve miktarlarını saptamak için yapılan arazi ve yükümlü nüfus yazım işidir. Arazi ve yükümlü yazım sonuçlarının işlendiği defterlere Tahrir Defterleri denir. Sadece
Vital Cuinet hakkında daha önce, hem Çayönü’nden Ergani’ye Uzun Bir Yürüyüş adlı kitabımda ve hem de 22/12/2006 tarihli Ergani Haber gazetesinde yayınlanan Vital Cuinet ve Çermik başlıklı yazımda bilgi vermiştim. Ama kısaca yine değinmekte yarar var: Vital Cuinet, bir Fransız. 18. yüzyıl