Kim. Müh. Müslüm ÜZÜLMEZKim. Müh. Metin YELDANKim. Müh. Funda ATAŞ I. GİRİŞ Kentleşme ve endüstrileşmeyle birlikte toplumsal ve teknolojik gelişmeye paralel olarak kimyasallar hayatın tüm alanında günlük yaşantımıza girdi/kimyasallar günlük yaşantımızda vazgeçilmezler arasında yer almaya başladı. Bu gelişmenin sonucunda kimyasalların üretimi, etiketlenmesi,
Sıvı Yakıtla Çalışan Isıtma Tesislerini Çalıştırma Talimatı
I. Brülörü Çalıştırmadan Önce Dikkat Edilecek Hususlar1) Ana yakıt tankının uygun yakıt ile dolu olmasını temin ediniz.2) Tanktan brülöre geliş ve dönüş boruları üzerindeki vanaların açık olmasına dikkat ediniz.3) Ana tank ve servis tankı üzerindeki elektrikli ısıtıcıların şalterlerini brülörü çalıştırmadan takriben yarım saat önce açınız.4) Kazan baca klapesinin (varsa) açık durumda olmasını sağlayınız.5) Kazan termostatını dış sıcaklığa göre ayarlayınız.6) Fotosel camı temiz değilse yumuşak kuru bir bezle temizleyiniz.7) Yakıt tankı ısıtıcı serpantini ile ısıtılıyorsa serpantin vanalarını açınız.8) Servis tankının altında bulunan su alma vanası açılarak tanktaki suyu alınız.9) Kumanda tablosundaki elektrik şalteri açılır ve brülör düğmesine basılır.10) Brülör otomatik ateşlemeye
Kömürlü Kalorifer Kazanı Yakma Talimatı
Yerli Linyit Kömürünün Yakılmasında Uyulacak Talimat1. Sabahın erken saatinde kazan dairesine girdiğinizde önce hidrometreden tesisatın suyunu kontrol ediniz. Eksikse, suyunu tamamlayınız.2. Kazan duman borularını (dökme kazanlarda dilimleri) haftada iki kez kazanı yakmadan önce temizleyiniz.3. Ateş kapağını açıp ızgaranın sağına ve soluna ve de ocağın arkasına kömür atın. Boş kalan ızgaranın üzerine bol kâğıt koyduktan sonra arkadan öne doğru odunları çatın ve tutuşturun.4. Odunlar kömürü yakacak duruma gelince mümkün olduğu kadar parça kömürlerden birkaç kürek serperek yanan odunların üzerine atınız.5. Serpilen kömür tutuşunca serpe kızarta tüm ızgaranın üzerinde 10–15 cm. kalınlığında bir ateş tabakası elde edildikten sonra, yeni atılacak kömür dış
Yerel Gündem 21 – İstanbul (Taslak)
T.C.İSTANBULBÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİÇEVRE KORUMA VE GELİŞTİRME DAİRE BAŞKANLIĞIÇ e v r e K o r u m a v e K o n t r o l M ü d ü r l ü ğ ü HAZIRLAYAN:MÜSLÜM ÜZÜLMEZKİMYA MÜHENDİSİ Mayıs-1998 İÇİNDEKİLER 1. GÜNDEM 21’İN KISA TARİHÇESİ2. GÜNDEM 21 İLE İLGİLİ KISA BİLGİ3. YEREL GÜNDEM 21 NEDİR?4. YEREL GÜNDEM 21’İN UĞRAŞI ALANLARI5. “TÜRKİYE’DE YEREL GÜNDEM 21’LERİN TEŞVİKİ VE GELİŞTİRİLMESİ” PROJE BELGESİ6. “TÜRKİYE’DE YEREL GÜNDEM 21’LERİN TEŞVİKİ VE GELİŞTİRİLMESİ” PROJE HEDEFLERİ VE FAALİYETLERİ7. YEREL GÜNDEM 21 VE BELEDİYEMİZ8. OLUŞTURULACAK “YEREL GÜNDEN 21-İSTANBUL”UN AMAÇLARI9. “YEREL GÜNDEM 21-İSTANBUL”UN OLUŞUMU10. “YEREL GÜNDEM 21-İSTANBUL KENT KONSEYİ”NİN OLUŞUMU
Ulusal Gündem 21 İkinci Taslağı’na İlişkin Toplu Bir Bakış
HAZIRLAYAN:Kim. Müh.Müslüm ÜZÜLMEZ İstanbul Büyükşehir BelediyesiÇevre Koruma ve Geliştirme Daire BaşkanlığıÇevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü İÇİNDEKİLER SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA VE ÇEVRE YÖNETİMİNDE:ÇEVREKADINGENÇLİKGÖNÜLLÜ KURULUŞLARYEREL YÖNETİMLERÜRETİMTÜKETİM KALIPLARININ DEĞİŞMESİYOKSULLUKLA MÜCADELETASLAĞA İLİŞKİN ÖNERİLERYEREL GÜNDEM 21 VE BELEDİYELERİMİZ GİRİŞ Çevre Bakanlığınca hazırlanan ‘Ulusal Gündem 21 İkinci Taslağı ’; titiz bir çalışma, bilimsel bir yaklaşım, somut koşullar gerçekçi değerlendirilerek ve geleceği hedefleyen yaklaşımla, çok iyi bir şekilde hazırlanmış nitelikli bir proje özelliği taşımaktadır. Şimdi yapılması gereken, sürdürülebilir bir kalkınma için, Ulusal Gündem 21 İkinci Taslağı’nda çok iyi saptanan somut gerekçelere dayanılarak amaçlanan hedef uygulamaları sırasıyla yaşama geçirmektir. Sürdürülebilir kalkınma sabit bir uyum değil, daha çok bir değişimdir
Boya Sanayi ve Çevre Mevzuatı
I. Giriş Çevre kirliliği, hem ulusal hem de uluslararası alanda günümüzün ve önümüzdeki yılların önemli sorunlarından biri olarak hep gündemde olacaktır. Buradan hareketle çok zor durumlarla karşılaşılmaması için bu işi baştan önlemek çok daha ekonomik ve yararlı olacaktır. Kimya sanayi içersinde BOYA SANAYİ, ülkemizin önemli sanayi kollarından birini oluşturmaktadır. Boya sanayi denilince genel olarak bir boyar maddeleri bir de yağlıboya ve vernik akıla gelmektedir. Yağlı boyalar, yüzey örtme koruyucu maddelerdendir. İnce bir film halinde uygulanan katı örtücülerdir. Çok geniş bir kullanım alanı bulunmaktadır. Böylesine önemli bir sanayi sektörü olan BOYA SANAYİ, ülke ekonomisine yadsınmaz bir katkı sağlamaktadır. Ama bunun yanında
Döküm Sanayi Açısından Hava Kalitesinin Korunması Yönetmeliği
2872 sayılı Çevre Kanunu uyarınca çıkartılan yönetmelikler içersinde döküm sanayicilerini en çok ilgilendiren ve aynı zamanda bilmeleri gereken Hava Kalitesinin Korunması Yönetmeliği’dir. Bugün uygulamada birçok demir ve çelik döküm sanayicisi bu yönetmeliklerle ilgili yükümlülüklerini yerine getirmediği veya getiremediği için cezai işlemle karşılaşmış ve karşılaşmaktadır. Bunun en büyük nedeni bilgi eksikliği, yasal düzenlemeleri takip etmemedir. Çevre korunmasına katkıda bulunmak ve çevre ile ilgili yükümlülükleri yerine getirmek için yasal düzenlemeleri bilmek, takip etmek ve yerine getirmek gerekmektedir. Hava Kalitesinin Korunması Yönetmeliği, Çevre Kanunu’nun 8., 9., 10., 11., 12. ve 13 maddelerine dayanılarak hazırlanıp, 2.11.1986 tarih ve 19269 sayılı Resmi Gazete’de yayınlamıştır. Yönetmeliğin
Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Yönetmeliği Revizyonu Çalışmalarına İlişkin Öneriler
Çevre Bakanlığı Çevresel Etki Değerlendirmesi ve Planlama Genel Müdürlüğü birçok ilgili özel, tüzel ve kamu kurum ve kuruluşlarından (örneğin 22.07.1994 tarih ve 00431/686-4406 sayılı yazısı gibi… ) yazısıyla “ÇED Yönetmeliği Revizyonu Çalışma Toplantısı“nın eylül ayında düzenleneceğini, bu nedenle bu toplantıya katılmalarıyla birlikte, yazılı görüş ve önerilerin bildirilmesi istenmektedir. Çevre kontrol çalışmaları içinde olan bir teknik eleman olarak ÇED Yönetmeliği revizyon çalışmalarına katkısı olacağı inancıyla 7 Şubat 1993 tarih ve 21489 sayılı Resmi Gazete de yayınlanan ÇED Yönetmeliği’ne ilişkin düşünce ve önerilerimi kısaca özetlemek istiyorum: -Yönetmelikteki yetkilerin büyük bir çoğunluğu, tek merkezde, yani Çevre Bakanlığı’nda toplanmıştır. Devletin en alt kademelerinden, en
Taşıta Bağlı Tasarruf Önlemleri ve Çevre
Bugün artan taşıt sayısına paralel olarak yakıt tüketimi ve bu tüketimin sonucu soluduğumuz hava her geçen gün biraz daha kirlenmektedir. Petrol fiyatlarının sürekli yükselmesi ve egzoz gazlarının hava kirliliğine katkıda bulunması nedeniyle artık yakıt tasarrufu yapmak kaçınılmaz olmuştur. Bütçemize katkı, hava kirliliğine ise olmamak için araçlarımıza gereken önemi vererek ve sürücü olarak taşıtlarımızı ekonomik kullanarak, maksimum yakıt tasarrufu sağlamaya çalışmalıyız. Temiz bir çevre ve yakıt tasarrufu sağlamada taşıta bağlı tasarruf önlemleri için aşağıdaki hususlara dikkat edilmelidir. Motor: Yeni bir motorun intibak devresinde, kullanma talimatına uygun biçimde hareket edilmesine dikkat edilmelidir. İyi bir kullanım taşıtın uzun süreli, randımanlı ve ekonomik çalışmasını
Hava Kirliliği Hakkında Genel Bilgiler
Kirlilik Nedir? İnsanların arzu etmediği, istemediği her şey kirliliktir. Evimizde, okulumuzda, mahallemizde, kısaca yaşadığımız çevrede olmasını istemediğimiz, insan ve çevre sağlığına zarar veren, insanlara sıkıntı veren, çirkin görüntü yaratan şeylere kirlilik denmektedir. Bunlara örnek olarak; pet şişeleri, oto lastikleri, kâğıt ve sebze artıkları, soba-kalorifer külleri, fabrika, soba ve kalorifer bacalarından çıkan dumanları, atıksu ve ambalaj atıklarını… gösterebiliriz. Peki, çevre nedir ve çevre kirliliğinden ne anlamalıyız? Çevre, insan veya başka bir canlının yaşamı boyunca ilişkilerini sürdürdüğü dış ortamdır. Hava, su, toprak çevrenin fiziksel unsurlarını; insanlar, hayvanlar, bakteri ve mantarlar ise çevrenin biyolojik unsurlarını oluştururlar. Doğadaki canlıların kendi aralarındaki ve fiziksel çevreyle
Taşıt Sürücülerine Bağlı Yakıt Tasarrufu ve Çevre
Yurdumuzda her geçen gün taşıt sayısı artmaktadır. Artan taşıt sayısına paralel yakıt tüketimi ve bu tüketimin sonucu, içinde yaşadığımız çevre kirlenmektedir. Petrol ihtiyacımızın büyükçe bir kısmının yurt dışından temin edilmesi, fiyatların sürekli yükselmesi ve başta İstanbul olmak üzere büyük kentlerimizde egzoz gazlarının yarattığı çevre kirliliğinin artması sonucunda, yakıt tasarrufu yapmak artık kaçınılmaz olmuştur. Tüm yakma sistemlerinde, ister soba ve kalorifer, ister fabrika kazanı ve ister taşıt olsun, ne kadar fazla yakıt kullanılırsa o kadar ekonomik kaybımız fazla olur. Ayrıca ne kadar tüketirsek o oranda da çevre kirliliği meydana gelir. Bu nedenle bütçe ve çevre korumasına katkıda bulunmak için, taşıt sürücüleri