Çermiğin Sümbül’ü soldu. Dün Kamil Sümbül’ü kaybettik. Ben bir dostumu, Kürtler bir değerini yitirdi. Kürt halkının özgürlük ve kurtuluş mücadelesinin bir neferiydi Kamil, devrime giden yolu nihayetinde yıldızlara yükselmede buldu. Bedenini Stockholm’de toprağa bırakıp ruhu nereye uçacağını bilen bir beyaz güvercin gibi
Kamil Sümbül’e Gönderdiğim Bir Mektup
Sevgili Kamil,Mehmet Şah Ekinci ile ilgili “Bir İsimsiz Kahramanın Anısına” başlıklı yazını okudum. Teşekkür ederim.Mehmet Şah Ekinci’yi ismen çıkaramadım, resmini görsem mutlaka tanırım. Başınız sağ olsun!Yazın duygu yüklü. Eline sağlık. Seni önemsiyor ve seviyorum. Çünkü: Vefalısın.Şimdi sonbaharımızı yaşıyoruz. Cami avlılarından artık bir bir cenazelerimiz kalkıyor. Her hangi bir yerde yayınlanmış yazı veya ölüm ilanlarından veya telefonun diğer ucundan ölüm haberleri alıyoruz. Ölümün diyalektiği dedikleri şey bu mu?En kötüsü, coğrafik olarak sağa sola savrulmanın yanında, emek verdiğimiz oluşumların buharlaşması: Dün birlikte olduğumuz arkadaşlarımızın birçoğunun değerlerini yitirmesi, köksüz kenger gibi rüzgâr hangi taraftan eserse, rüzgârın yönüne göre savrulmalarıdır.İnsan özünü yitirmemeli. Öz yitirilince
“Müslümanlığa dil uzatanlar önce beni karşılarında bulurlar”
“Müslüman’dan düşünür olmaz!” yazıma(*) Nurettin Değirmenci’den aldığım yanıt Sevgili Müslüm, Müslümanlığa dil uzatanlar önce beni karşılarında bulurlar. Gönderdiğin yazı için teşekkür ederim. Dini konulardaki sert eleştirilere karşı yaptığın uyarılar kulak ardı edilmemelidir. 1-Descartes Sistemi ile düşünenler, diğer insanları; sıradan, basit düşünenler yöntemli düşünceleri kolayca anlayamaz. Herkes, karşısındakinin kendi gibi düşündüğünü, hareket ettiğini kabullenir. 2-Bütün küfürlere, saldırılara karşın; Atatürk’ün ithal ettiği yasalar ve kurumlar bizleri, Türkiye’deki insanları ilkel Müslümanlıktan koparmıştır. Ne olmuştur? Türkiye’deki üretim etkinlikleri ile orantılı yepyeni bir doğaüstü oluşmuştur. Oluşan bu doğaüstünün, ilkel Müslümanlıktan farklı olduğunu vurgulamak gerekir. 3-Türkiye’de, Amerika’nın etkisiyle, 1970’li yıllardan sonra ilkel Müslümanlık canlanmış; son yıllarda
“Müslüman’dan düşünür olmaz!”
Nurettin Değirmenci’ye yazdığım bir yazım Sevgili Dayım, Saygı ve sevgilerimi gönderiyorum. Sana başarılar diliyorum. Dayı, Utku’ya gönderdiğin yazıların tümünü okudum. Doğa ve çevre betimlemelerin harika. ABD’liler ve diğer insanların davranışlarına ilişkin gözlemlerin de çok güzel. Bu insan davranışlarında, bilgili toplumlara ait insanlarla bilgiden yoksun veya bilgi fukarası insanların davranışlarındaki o muazzam farkı ince mizahi bir üslûpla anlatman ve tespitler güzel olmanın yanında çok düşündürücü. Günlük yoğun iş çalışmaları arasında fırsat yaratıp bu güzel yazıları yazdığınız için, hem bir yeğenin olarak ve hem de okuma yazmaya meraklı biri olarak sizi kutluyorum. Yazılarınızda alıntıların çok kısa ve anlatılan konulara zenginlik katması ve
Müslüm Üzülmez’e Açık Mektup
Abdurrahman ÜzülmezTarih Bilim Uzmanı Çayönü’nden Ergani’ye Uzun Bir Yürüyüş adlı oylumlu kitabınızı okudum ve çok heyecanlandım. Bu çalışmayı yaptığınız için Erganililer size minnettar kalacaktır. Ayrıca ekonomik olarak gücünüzü zorlama pahasına yaptığınız bu işten dolayı, cesaretinize hayran kalmamak mümkün değil. Kitabın çeşitli yönleriyle ilgili düşüncelerime gelince, her şeyden önce ben olsaydım, Ergani’nin yeniçağlara kadarki tarihine bu kadar uzun yer vermezdim. Yanlış olduğundan değil, aktardığın bilgileri ve kaynakları yorumlamaya yönelik bir çalışma yapmayı daha uygun bulduğumdan. Tabi sizin yaptığınız bu çalışma bu tür sentez eser yazmak isteyenler için önemli kolaylık sağlayan bir eser olacaktır. Ayrıca son dönemlere ait yer alan bilgi ve
Şemsi Araç’ı Anma…
Şemsi Araç arkadaşımızın vefatının birinci yıldönümünde bir restoranda gece anısına verilen yemekte yaptığım konuşma. Anma konuşmasını arkadaşlar benim yapmamı uygun gördüler. Sevgili Canlarım, Sevgili Arkadaşlarım;Bundan tam bir yıl önce, çok sevdiğimiz bir arkadaşımız bizleri bırakıp gitti.Bilinmez bir yolculuğa çıktı.O, gitmesine gitti ama biz dostları onu unutmadık, unutmayacağız.Ne mutlu ona ki, onun burada, ardından, kendisini anan, anısını yaşatan; kendisi için rakı içen bizim gibi dostları, arkadaşları ve ailesi var.Bu giden arkadaşımız, bu sevgili dostumuz, bildiğiniz gibi, bizlerin mücadele arkadaşı Şemsi Araç’tır.Şemsi Araç adına, hepinize hoş geldiniz diyorum. Hepinizi saygıyla, sevgiyle selamlıyorum.İstanbul dışından, ta Diyarbakır’dan, ve başka yerlerden gelen arkadaşlara, dostlara, kadirşinaslığın
Eleştirel Düşünce ve İslam Kitabına Dair
Dayım Nurettin Değirmenci’ye yazdığım mektup Sevgili Dayım,“Eleştirel Düşünce ve İslam” adlı çalışmanı büyük bir zevkle okudum.Yeğenin olarak; hem çok önemli ve çetrefilli bir konuyu ele almandan, hem de ele aldığın böylesine önemli bir çalışmayı kitap olarak yayınlamaya karar vermenden ötürü sizi kutlarım.Kitapla ilgili düşüncelerime gelince; görüşlerimi bir biçim, birde içerik olarak kısaca yazmak istiyorum. Bir kitabın kalitesini içeriğinin yanında biçimde etkilemektedir. Görüşlerimin çalışmalarına ve kitabına katkısı olursa, bundan büyük bir sevinç duyarım. Kitapla İlgili Görüşlerim: 1. Biçim AçısındanKitabın dizgisi, sayfa düzeni, yazım tekniği, konular arası ilişki, dipnotların (kaynakların) sıralanışı ve kaynakların yazım şekli, numaralandırılması, bazı kaynakların eksik veya olmayışı vs.