Kürt sorunu nedeniyle, Türkiye’de korkunç şeyler oldu. İnsanlarımız çok acılar yaşadı; yaklaşık 50 bin insanımız canından oldu. Kürtler’in yaşadığı coğrafyada operasyonların sayısı sürekli arttı. Operasyonların sayısı artıp kapsamı genişledikçe olaylar da büyüyerek gelişti. Olaylar geliştikçe kan, gözyaşı, acı, göç, feryat ve hawarlar
Sevgili Müslüm Üzülmez,Grupla(1) paylaştığın o güzel, o anlamlı, o kan kaynatan fotoğraflarını gördükçe, Zülküf Dağı’ndan Hoşot Ovası’na esen o okşayıcı, o serinletici rüzgârı yeniden bedenimde, belleğimde, yüreğimde duyumsar gibi oldum.“Remzi İpek” adı da yabancı gelmiyor bana.Yaraya neşter atan, ya da merhem çalan
Şeyhmus Diken Yukarı Mezopotamya, insanlık ve uygarlık tarihinin bugünlere kalan kültür mirasıdır. Soyadının “Büyük ülkenin babası” anlamına geldiğini bildiğim Profesör Ekrem Akurgal; yanlış anımsamıyorsam “Anadolu Uygarlıkları” kitabında, Anadolu topraklarındaki hayat için, bütünüyle “saf bir ırktan” söz edilemeyeceğini, Anadolu ve Mezopotamya’da yaşayan eski
Yazar bu çalışmasında kitaplardan, raporlardan ve çeşitli metinlerden faydalanmış. Ayrıca, Hilar köyündeki köylülerle, Ergani ve Diyarbakır’daki Hilarlılarla ve konuya hâkim kişilerle yaptığı görüşme ve konuşmalardan da yararlanmış. Birçok prehistorik dönem yerleşim yerinin bölgede (Nevale Çore/Şanlı Urfa-Bozova, Çeme (Hallen Çem olmalı.- M. Üzülmez)
Mustafa Sütlaş Hilar kitabında Diyarbakır’ın Ergani ilçesinin yakınlarındaki on bin yıllık tarihe sahip Çayönü’nün de içinde yer aldığı bugün ayakta durmaya çalışan ve Müslüm Üzülmez’in doğduğu, yaşadığı “Hilar” köyünün öyküsünü okudum… Çocukken kabul ettiğim doğrulardan birisi “insan yaşarken mutlaka bir ‘eser’ yaratmalı”
Vedat Çetin Tarih yazmak zor bir iştir. Tarihin içinde saklı birikimin bulunup çıkarılması için sabır ve azim gerekir. Bu nedenle Hilar gibi antik bir yerleşim yeri üzerine tarih çalışması yapmak demek… Tarih yazmak zor bir iştir. Tarihin içinde saklı birikimin bulunup çıkarılması
M. Şehmus Güzel Buğdayın ilk ekildiği, ekmeğin fırında ilk pişirildiği yer olarak bilinen Hilar’in tarihi yazıldı. Müslüm Üzülmez’in kaleme aldığı ‘On Bin Yıllık Tarihin Tanığı: Hilar’ adlı kitap Arkeoloji ve Sanat Yayınları’nda çıktı. Ergani’de, 1965 yaz dinlencesindeyiz. Bir yıl öncesinde İstanbul ve
“Yenilenlerin tarihidir bu anlatacağım,tarihleri anlatılmayacak olanların tarihi.Adları sokaklardan adları kitaplardan silinenlerin tarihi.Zalime karşı baş kaldırdıkları söylenmeyecek olanların tarihi,dünyayı değiştirme çabaları yadsınanların tarihi,dünyayı değiştirmeyi bazen başaranların tarihi,unutulmaya razı olmayanların tarihi.” -Francis Combes Tarih, geçmişimizi araştıran bilim dallarından biridir. Tarih, geçmişten ders almamıza, tarihsel
M. Şehmus Güzel Arkeoloji ve Sanat Yayınları genel olarak araştırma ve kazı yapmış ünlü akedemisyenlerin ve iyi tarihçilerin yapıtlarını yayınlanmasıyla tanınıyor. Bu kez bu kural bir parça bozulmuş. İyi de olmuş. İlk defa arkeolog veya tarihçi olmayan birinin çalışması okuyuculara sunuluyor. Değerli
Nurettin Değirmenci Araştırma yapanlar gerçeklere ulaşmayı amaç edinmelidir. 1970’li yıllarda, genel olarak, kısa yoldan Türkiye, Ortadoğu, hatta Dünya’daki yoksul toplumları baskı ve acılardan kurtarmayı hayal ediyorduk. Kısmen bilgi ve beceri kazanıp, acı gerçekleri yaşadıkça, bireyleri, aileleri, toplumları… kurtarmanın kolay olmadığını öğrendik. İhtiyaç